İstanbul Aydın Üniversitesi Yeni Lisansüstü Programları
İstanbul Aydın Üniversitesi’nde 4 Yeni Lisansüstü Program !
MUHASEBE VE DENETİM DOKTORA PROGRAMI
“Muhasebe ve Denetim” doktora programı, denetim alanında çalışacak kişiler yetiştirmeye odaklıdır. Günümüzde muhasebe ve denetim konusunda hızla meydana gelen değişiklikler, gelecekte denetçilik mesleğini yapacak kişilerin bu konuda donanımlı olmasını gerektirmektedir. Bu nedenle “Muhasebe ve Denetim” doktora programında öğrencilere muhasebe denetimi konusunda çalışmaya başladıkları zaman ihtiyaç duyacakları temel bilgiler aktarılmaktadır.
ÖZEL HUKUK DOKTORA PROGRAMI
Özel Hukuk doktora programı, kişilere özel hukuk sorunlarını analiz etme, yargılama, yorumlama ve çözüme ulaştırma yeteneğini kazandırarak hukukçuların mesleklerinde uzmanlaşmalarını sağlar. Özellikle, Hukukta Metot, Satış Sözleşmelerinden Doğan Sorumluluk, İş Güvencesi ve İşe İade Davaları, Kira Hukuku, Tüketici Hukuku, Tebligat Hukuku, Milletlerarası Tahkim, Sağlık Hukuku, Banka Kredileri Sözleşmeleri, Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda Anonim Ortaklıklar ve Bağımsız Denetim, Rekabet Hukuku, Kişilik Haklarının Korunması, Vekâlet Sözleşmesinden Doğan Borçlar, Hukuk Yargılamasında İstinaf, Eşya Taşımacılığı Hukuku, Deniz Hukukunda Ayni Haklar, Ölüme Bağlı Tasarruflar, Miras Davaları ve Avrupa Birliği Hukuku gibi güncel bilgiler ile ilgili gelişmeleri izleyebilecek hukukçular yetiştirmeyi hedefler.
Söz konusu alanlarda edindiği bilgileri ulusal ve uluslararası hukuksal alanda uygulayabilecek, karşılaştığı sorunları akla ve adalete uygun düşürerek doğru biçimde çözebilme yeteneğine sahip olacak hukukçular yetiştirmek programın belli başlı amacını oluşturmaktadır.
Bu amaçla kurulan doktora programımız ders programı yönünden hedefimize ulaşmamıza olanak sağlayacak şekilde planlanmıştır.
ARAP DİLİ EĞİTİMİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI
Arap Dili Eğitimi Yüksek lisans programı, öncelikle bu alanda çalışan akademisyenler için önemli bir fırsattır. Çağımızın, iş hayatında üniversite mezunu olma ölçütü yerini son yıllarda yüksek lisans veya doktora mezunu olma ölçütüne bırakmıştır. Pek çok alanda olduğu gibi Arap Dili Eğitimi alanında da yüksek lisans ve doktora derecesini elde etmek isteyen lisans mezunlarının sayısı giderek artmaktadır.
İslamiyet’in, Arapların dışında yayılmasıyla birlikte, bu dinin kutsal kitabının dili Arapça, sadece Türkler değil diğer milletler için de önemli ve öğrenilmesi gerekli bir dil kabul edilmiştir. Diğer yandan Türk milletinin kültür mirasının vazgeçilmez parçaları olan el yazması ve basılı binlerce eserin Arapça ile yazılması, milletimiz bu dili önemli diller arasında kabul etmesi sonucunu doğurmuştur. Türklerin, Arapça konuşan toplumlarla Selçuklulardan itibaren gittikçe artan siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkileri de bu dilin Türk toplumundaki önemini artıran etkenlerden olmuştur. Türk milletiyle ilişkisinin tarihi boyutu bir an olarak göz ardı edilse bile, Arapça günümüzde de dünya dilleri arasındaki etkinliğini gittikçe artıran ve 2 Orta Doğu ülkesinde 200 milyona yakın nüfus tarafından konuşulan bir dildir. Ayrıca 24 Arap olmayan Müslüman ülkede 1 milyara yakın bir nüfus tarafından kullanılmaktadır. Petrol üretimi ve petrokimya endüstrileri sebebiyle dünyanın ilgisi birçok Arap ülkesinin ekonomileri üzerindedir. Uluslararası ticaret, politika bilimi, uluslararası hukuk ve kültür tarihi öğrencileri, Arapça öğrenerek çok şey kazanabilirler. Antik arkeoloji ve Mısır’daki piramitler, sfenksler gibi tarihi eserler ve Arapça’nın edebi yoğunluğu, Arapça öğreniminin önemini artıran öğelerdir. Bütün bu açıklamalar günümüzde neden Arapça öğrenilmeli sorunu bir ölçüde açıklamaya yetecektir. Dolayısıyla Arap Dili Eğitimi Yüksek lisans programı bir ihtiyaçtır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DOKTORA PROGRAMI
Özünde iş kazalarını ve meslek hastalıklarını konu edinen, genelde ise çalışanların güvenli ortamlarda ve koşullarda çalışmalarını sağlayan iş sağlığı ve güvenliği kavramı, gelişmiş ülkelerde bağımsız bir bilim dalı haline gelmiştir. Ülkemizde de iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapılan çalışmalar, yasal düzenlemelerin de etkisiyle giderek artmaktadır. Başta sanayi kuruluşları olmak üzere tüm çalışma alanlarında faaliyet gösteren işletmeler, iş güvenliğine yönelik olarak mevzuatların gerektirdiği tedbirleri almak ve düzenlemeleri gerçekleştirmek zorundadır.
İş Sağlığı ve Güvenliği Tezli Yüksek Lisans Programlarının amacı; çeşitli endüstri alanlarında çalışan meslek sahiplerine ilgili yasa ve yönetmelikler çerçevesinde lisansüstü eğitim – öğretim olanağı vermektir. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanununun yakın gelecekte tam olarak yürürlüğe girecek olmasına karşın ülkemizde bu konuda yetişmiş uzman açığı bulunmaktadır.
Söz konusu ihtiyacın uzun bir süre devam edecek olması nedeniyle İş Sağlığı ve Güvenliği Tezli Yüksek Lisans Programının açılması hem ülkemiz için kaçınılmaz bir gereklilik hem de bu alanda kendini bilimsel olarak geliştirmek ve görev almak isteyen öğrencilerimiz için bir fırsat oluşturmaktadır. İş Sağlığı ve Güvenliği Tezli Yüksek Lisansı yapmış olan mühendis, mimar veya diğer teknik elemanlara Bakanlıkça (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı sınavına başvurma hakkı verilmektedir. Yüksek Lisans mezunlarının doğrudan Bakanlığın B sınıfı uzmanlığı sertifika sınavlarına girmeye hak kazanmaları, bu alanda çalışmak isteyenlere büyük bir iş imkânı ve zaman kazanımı sağlamaktadır.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanlığı, günümüzün ve geleceğin mesleğidir. İş Sağlığı ve Güvenliği kavramı ülkemiz genelinde oldukça ihtiyaç duyulan ve aranılan bir bilim dalıdır. 4857 sayılı yasa ile işletmelerin iş güvenliği elemanı çalıştırma zorunluluğunda olması ve ülkemizde bu konuda yetişmiş eleman sayısının azlığı nedeniyle iş sağlığı ve güvenliği tezli yüksek lisans programının açılması ülkemiz için kaçınılmaz bir gereklilik oluşturmaktadır. Bu program, ülkemiz çalışma mevzuatının da üyesi bulunduğu ILO normlarına ve üyelik görüşmelerini sürdürdüğü Avrupa Topluluğu sözleşmesi doğrultusunda iş sağlığı ve iş güvenliği yönergelerine de uygunluk sağlayacaktır.